Husumet İtirazı Dilekçe Örneği

Kayseri 4.Aile Mahkemesine

Dosya No  : 2024/*** E.

Davacı : *******

Vekili  : Av. **********

Davalılar : ******************

Vekili : Av. Gizem Gül Uzun

Konu : Cevap dilekçesinin ibrazı hk.

Açıklamalar :

Husumet İtirazımıza İlişkin;

1.Müvekkilin bahse konu taşınmazı davacı ******'tan almamıştır. Yine müvekkilin bahse konu taşınmazı *****'tan da almamıştır. Müvekkilimin bu davada taraf olması mümkün değildir. Müvekkilim, taşınmazı üçüncü kişiden almıştır. Tapu müvekkile aittir ancak ***** veya ******* ile bir ilgisi ve alakası yoktur. Müvekkilin, taşınmazı üçüncü kişiden almıştır. Tapu kayıtlarının celbini talep ederiz.

Husumet itirazı mevcut bir davanın yanlış kişi veya kurum aleyhine açıldığına dair itiraz beyanını belirtir. Davacının veya davalının taraf sıfatına karşı husumet itirazı yapılabilir.

Bilindiği üzere en kısa tabiriyle, sübjektif bir hakkı dava edebilme ehliyeti olarak tanımlanan “Aktif Husumet” 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-d bendi gereğince dava şartı niteliğinde olup, aynı kanunun 115. maddesi uyarınca davanın her safhasında ve taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemece re’sen nazara alınması gereken, usul hukukuna ilişkin ancak sonuçlarını maddi hukuk boyutunda doğuran son derece önemli bir müessesedir. Bu nedenle davacının, davada aktif husumetinin bulunup bulunmadığının öncelikle ve re’sen incelenerek karara bağlanması gerekir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10.03.2010 Tarih, 2010/135-136 Esas ve Karar sayılı ilamında : “Bu noktada, mahkemenin taraflar arasında dava konusu hakkın esası hakkında bir karar verebilmesi için, bu kişilerin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatlarına sahip olmaları gerekir. Bir davada taraf olarak gösterilen kişiler, taraf ve dava ehliyetine ve davayı takip yetkisine sahip olsalar bile, taraflardan birinin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatı yoksa, davanın esası hakkında bir karar verilemez; dava, sıfat yokluğundan (husumetten) reddedilir. Görüldüğü üzere, taraf sıfatı usul hukuku sorunu olmayıp, dava konusu sübjektif hakkın özüne ilişkin bir maddi hukuk sorunudur” ifadelerine yer verilmiş ve aktif husumet meselesinin hakkın doğrudan özünü belirleyen bir maddi hukuk sorunu olduğu belirtilmiştir.

Müvekkilin bu taşınmazı üçüncü kişiden aldığı hususunun ispatı için tapu kayıtlarının celbini talep ederiz. Yine müvekkilin bu taşınmazı üçüncü kişiden aldığına ilişkin dekontlar Sayın Mahkemenize dilekçe ekinde delil olarak sunulacaktır.

2.Davacı *********, müvekkil Mehmet ******'a kiracı olmak istediğini beyan etmiştir. Müvekkile, tanıkların da huzurunda kira bedelini düzenli olarak ödeyeceğini beyan etmiştir. Ancak davacı Yurt ********, müvekkil oturduğu günden bu yana beş kuruş para dahi ödemediği için tarafımızca icra takibi başlatılmış ve tahliye talepli dava açılmıştır. Bahse konu taşınmaz, davacı ***** tarafından tahliye edilmiştir. Zaten tahliye edilmiş olan bir konutta tahliye işleminin durdurulması da zaten mümkün değildir. Her şey usulüne uygun ve yasal şekilde yapılmıştır. Hayatın olağan akışında bir kiracının, başkasının mülkünde beş kuruş ödemeden oturması mümkün değildir. *******, sürekli müvekkilime kira bedelini ödeyeceğini beyan etmiş ama hiçbir zaman ödeme yapmamıştır.

Kısaca; müvekkilim Kayseri ili, Talas ilçesi, Talas mahallesi 11***9 bağımsız bölüm:36'da kayıtlı olan taşınmazı üçüncü kişiden satın almıştır. Müvekkilim bu davanın tarafı değildir.

3.Müvekkilim, taşınmazı davacı Yurt *****ın eşi ******'tan almadığı için de taşınmazın Erdal Solak adına tescili mümkün değildir.

KARŞI TARAFIN ADLİ YARDIM TALEBİNE İLİŞKİN;

Tapu iptal ve tescil davaları adli yardım talepli olarak açılamaz. Tapu iptal ve tescil davalarında adli yardım talepli olarak dava SEHVEN açılmış olsa bile tapu iptal tescil davalarında adli yardım talebi kabul edilemez. Yargıtayın bu konuda birçok içtihadı bulunmaktadır. Karşı yanın adli yardım talebinin reddi gerekmektedir.

HUKUKİ SEBEP : HMK, TTK, TBK, TMK ve sair her türlü mevzuat

HUKUKİ DELİL : Dekontlar, tanık beyanları, banka hesap hareketleri, tapu kayıtları vs her türlü delil

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerden ötürü öncelikle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini saygılarımızla talep ederiz. 5.06.2024

AV.GİZEM GÜL UZUN